26 Nisan 2009 Pazar

SEVGİLİYE

Bu gece karanlığında aklına esmiş,
Seni düşünüyorsa hayallerim ,
Hasrette vuruyorsa hafiften yüreğine.
Dokunmuyorsa ellerin soğuktan buz kesmiş bedenine
Ve hayatta senden başka umudu da kalmamışsa
şu yaralı kalbimin,
Bırak yaşlı gözlerine değme,
Ağlarsa ağlasın sevgilim.
Bırak yaralı yüreğine değme,
Ağlarsa ağlasın yarim.


Şu anda aklıma geldi yazdım İddam yok bu konuda . Şiir ustalarından özürlerimle birlikte kendi bloğumda kendi şiirlerimi yazmam onları rahatsız etmez herhalde canım. Saygılar Efendim...

KIRMIZI BAŞLIKLI KIZ

Bu masalı hepimiz biliriz neredeyse. Ama hala masaldaki kurt amcanın, yolda kırmızı başlıklı kızı görünce nedenonu hemen orada yemediğini, ve koşa koşa büyükannenin evine gidip, büyükanneyi yemeyi tercih etmesini hala çözemedim.
Bu maslda anlatılmak istenen şeye yoğunlaştığımızda elbette bu ayrıntının önemi yok ama çocukluğumdan beri kafamı kurcalamıştır doğrusu bu mesele.Tabi masalın orjinalinde böyle ama yeni versiyonlarında farklı temalar üzerinde durulmasından dolayı belki bu mesele halledilmiş olabilir.Neyse gece gece gereksiz şeyler üzerine düşünüp sizleride sıkmayayım.
Başka bir masalda buluşalım efendim.Şimdilik hoşcakalın...
Aman yolunuza kurtlar çıkmasın. Patikalarda hep neşeyle yürüyün.

MİNİ MİNİ BİR KUŞ

Mini mini bir kuş donmuştu
Pencereme konmuştu
Aldım onu içeriye
Cik cik diye ötsün diye
Pır pır ederken canlandı
Ellerim bak boş kaldı

Bu şarkıları çoğumuz biliriz aslında... Bizler bu şarkılarla büyüdük.Kreşe gidenlerde öğreniyorlar, ya da anaokuluna. Ama çocuğunuz daha 2 ya da 3 yaşında ve kreşe gitmiyorsa, evde birinin ona bunları öğretmesi gerekir.Eğer hafızanızda kalmamışsa buyrun okuyun ya da isterseniz dinleyin...

İyi ile kötü arasında kocaman bir fark var

İyi olmak ; emek, sabır ,beceri ,kocaman bir yürek ister. İyi olmak; insan olmanın en önemli faktörüdür.Ne olursan ol ama iyi biri ol. Mesleğin, konumun , dinin, ırkın ne olursa olsun ama kalbin iyi olsun diyorum ben.
Mutlu olmanın nedenleri , daha doğrusu mutlu olmak için nelerin gerektiğine dair yapılan araştırmalar gösteriyorki; hayatta insanı ne para, ne aşk mutlu ediyor.
Aşk... malumunuz insanı sarhoş edip, ayıldıktan sonra ne yaptım ben dedirtebiliyor insana.Aşk güzeldir, evet ama insanın sürekli mutluluğu için olmassa olmaz değilmiş.
Para... evet çok ama çok para ... O insanı mutlu ediyor mu? Zannettiğiniz gibi değil. O sadece insanın içindeki güçlü olma ve büyüklenme duygusunu gideriyormuş.İlk başlarda mutlu etse de sonraları bu duyguda insanı mutlu olmasına yetmiyormuş.
Sürekli mutlu eden duygu ise ;bir iyilik yapmanın getirdiği hazmış. O zaman hafızalarımızı ve duygularımızı bir yoklayalım bakalım ,gerçekten bu doğru olabilir mi? Ben diyorum ki evet... Bu araştırma sonucunu doğru olduğuna inanıyor ve gerçek mutluluğu getiren şeyin iyi bir insan olduğunu bilmek ve onun gereklerine göre davranmak olduğunu biliyorum.

Kötü olmak ise çok kolay, Hem de çok.Ama sonucu hiçte o kadar bizi mutlu eden duygular doğurmuyor.Nekötülük yaptıktan sonraki haz duygusu, ne de yıllar sonra hissedeceğiniz duygu hiçte hoş olmasa gerek.
O nedenle diyorum ki; iyiyle kötü arasında kocaman bir fark var! Hem de koskocaman.